10 Ocak 2010 Pazar

Neden "KahloFrida" diye bir blog?


Bedeni küçük, yüreği kocaman bu entesan kadın, sadece dönemini değil, dünya varolduğu sürece, tüm insanlığı etkilemeye ve kendisinden söz ettirmeye devam edecektir, etmekte... Bir çok ülkede, yaşamı tiyatro ve sinema eserlerine konu olan Kahlo'yu, ülkemizde de "Frida Yaşasın Hayat" adlı tiyatro oyunuyla oyuncu Jülide Kural canlandırmıştı.


Bir röportajını okuduğum Kural'ın, "Neden Frida Kahlo?" sorusuna verdiği yanıt, benim bu blog'u yapmamdaki amaçla bir hayli özdeşleşmekte. Röportajın bir kısmını, Kural'ın cümleleriyle size aktaracak olursam; "Ben aslında, yaklaşık on yıldır kadın karakterler üzerinde çalışıyorum. Daha önce de sekiz ayrı kadını oynamıştım. Ancak, bu kadınların hepsinin ortak özelliği vardı. Sisteme baş kaldıran, muhalif duruşları olan kadınlardı. Bu durum benimle de paralellikler taşıyor. Ama, Frida da daha özel bir şey vardı. Daha öznel bir ilişkinin sonucu kendini ifadelendirdi. Ben, bir proje olarak Frida’ya başlamadım. Kendim kişisel olarak bir yalnızlık dönemi, ruhsal bir yalnızlık dönemi yaşıyordum. Onun ‘Kırık Kolon’ tablosu ile karşılaştığım zaman, anlatılan benim hissettiklerimdi... Diğer yandan kadın hareketinde önemli bir ikon Frida Kahlo. Hem hiçbir zaman erkekleşmemiş, biseksüel, erkeksi herhangi bir dili kullanmamış. 1930 – 1950’li yılların Meksikası gibi son derece ataerkil bir yapı içinde olmasına rağmen. hep kadın olmayı ve kadın kimliği ile önde durabilmeyi başarmış bir kadın. Bu yanı benim için çok önemli."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder